ŞİİR

Avara 

anımsıyor musun?
bir çetemiz vardı: Vahşi Siyah Atlar
ısmarlama serserilikler yaşardık
kimseden bir şey demeden kaçıp gitmeler gibi
sokaklarda sabahlamak, parklarda yatmak
yabancıları mahalleye sokmamak gibi
Ve bir gün gideceğimiz bir Amerika vardı
herkesin bir Amerika'sı vardı o zamanlar
herkes gece istasyonlarında
kendi Amerika'sını aradı

kısık ışıklı arkadaş odaları
plağın bir yüzünü kaplayan uzun parçalar eşliğinde
kendi rüyalarımıza dalar, dağılırdık
okyanuslar, gemi yolculukları, kanayan ıslıklar
ve dünyanın bütün limanları
önümüzdeki sessizce uzardı

BİTERDİ PLAK, DİSK BOŞA DÖNERDİ.
DÜŞLERİMİZ ÇARPIP GERİ DÖNEN SULARDI ŞİMDİ
BÖYLE ZAMANLARDA İLK SÖZÜ SÖYLEMEKTEN
KAÇINIRDI HERKES
SONRA BİR USULCA KALKAR, HERKESE ÇAY KOYARDI
ANIMSIYOR MUSUN?

vahşi siyah atlardık
kentin ışıklı çöllerinde kendi izini arayan
deri ceketlerimize sığdıramadığımız düşlerimiz kadar
asık ve düşmandık
dünya acıtırdı bizi. her şey kanatır, her şey yaralardı
sevişmek çekip çıkarmazdı bizi derinliğimizden
öfkemizi dindirmezdi hiçbir şey
geceleri uyuyamayan çocuklardık,
otobüs garlarında uzun maceralara umar
apansız yolculuklara çıkardık

uykulu kentlere girerdik gece yarıları
ıssız ağaçlar olurdu yol kenarlarında
gökyüzünde parlak yıldızlar, her yere aynı uzaklıkta
sarhoş bindiğimiz otobüsün penceresinden
sanki bambaşka bir dünyaya bakardık
sonra saklayarak yüzümüzü birbirimizden
yumruklarımızı sıkar sessizce ağlardık
ışığı açık kalmış pencerelere, kepenği örtülü dükkanlara,
yaz bahçelerinden taşan çiçeklere,
adını bile bilmediğimiz bu kente
neye olduğunu bile bilmediğimiz bir hasretle
uzun uzun bakardık
anımsıyor musun?

ahh o gece yolculukları
bir başka kentte, bir başka insan olmanın umutları
kaç yol arkadaşı kaldı şimdi geriye
gençliğin ilk acılarını birlikte keşfettiğimiz
kaç yol arkadaşı?
sürüyerek götürdüğümüz dargın beraberlikleri saymazsak
ne kalıyor elimizde?
ölenler,
terk edenler,
bir de telefonları, adresleri, kendileri değişenler

vahşi, siyah atlardık; yılkıya bırakıldık
içimizden kimse gidemedi Amerika'ya
kendi Amerika'sı da olmadı hiçbirimizin
yağmur aldı
rüzgar aldı
zaman aldı
o vahşi siyah atları
herşey o eski rüya da kaldı

çarpıp geri dönen düşlerimizin üstünde
çürümüş cesetleri yüzüyor şimdi vahşi siyah atların
öldükleri sahilleri kendileri de bilmiyorlar
peki sen anımsıyor musun?

Murathan Mungan

 

Adak

Ağlamak

Aklımdasın

Ama...

Ansızın

Aşk

Aşk Bitti mi?

Aşk mıydı O?

Aşk Şairi

Aşka Dönüş

Aşktı O

Atatürk'ten Son Mektup

Atatürk'ün Tek Şiiri

Avara

Ayrılık Kavuşmanın...

Ayten

Bekleyenler İçin

Ben Sana Mecburum

Ben Seni Sevdim mi?

Beni Unutma

Biliyorum...

Birgün Gelecek misin?

Bir Bakışın Manası

Bir Çin Şiiri

Birgün Anlarsın

Birgün

Bir Söyleyebilsen

Boşluk Hiç...

Cesaretin Var mı?

Çağrışımlar

Çıkmaz Sokak

Dağ Rüzgarı

Değer mi?

Doğayı Katık Ettim...

Duyguya Taş

En Sevdiğim...

Gerçekten Sevmek

Geri Dön

Gül Beyazgül

Hala Tek Aradığımsın

Hasret

Herşey Sende Gizli

Hürriyete Doğru

İki Defa

İsimsiz Bir Aşk Şiiri

Kaderim

Karanlık

Kendini Saklama...

Kimbilir Kaç Kişi...

Kısa Bir Öyküdür Hayat

Kuşatmada

Küçüğüm

Mutlu Aşk Yoktur

Ne Vardı?

Öğrenmek İsteyenlere

Renkler

Sanmıştık ki İkimiz

Sen Görmesini Pek...

Sen Kum Nedir...

Senden Öncesi Yoktu

Seni Seviyorum

Seni Hala Özlüyorum

Senin Gibi

Senin Olamam

Sensiz Geçen...

Sensiz Olmaz

Sevgilerde

Sevgilim Ben Şimdi

Sevgilim, Bir Günün

Sevgilim

Seviş Yolcu

Seviyorsun

Sonbahar

Teğet

Unutma ki

Unutturmayacaklar

Usulca

Uzak Sevgililer

Üvercinka

Yalnızların En Büyük...

Yalnızlık Şiiri

Yaşadıklarımdan...

Yaşamak Şakaya... Yaşamaya Dair

Yokluğunda Üşümek

Yüreğinde Yer Var mı?

Yürek Yolcularına

Yüz

,

,,